TRAFİK OTOMASYONU VE TELESEKRETER
- Kategori : 2011,Aralık,Gazete Yazılarım
- Yorum Yok
- Ekleyen : Nurhayat VAROL
- Okunma :2.013 kez okundu
Çağın ilerlemesi ve nüfusun artışına bağlı olarak ülkelerin önemli bir bölümünde trafik büyük sorun olmaktadır. Özellikle birçok ilimizde trafik günden güne içinden çıkılamaz hale gelmiştir. Büyümekte olan kentlerin yeni yapılanmalarında halen park yeri konusuna dikkat edilmediği gerçektir. Fiziksel ortamın dezavantajını yaşarken bazı sürücülerin sorumsuz davranışları, trafiği iyice düğüm yapmaktadır ve araba kullanmayı korkulu hale getirmektedir.
Trafikte sorumluluk sadece sürücülerin değil, yayaların da duyarlı olmaları gerekmektedir. Yayalarımız caddelerde her yerde karşıdan karşıya geçmekte, büyük araçların önünden ya da arkasından yola fırlamaktadırlar. Mutlaka bu durumda sürücüler her yayaya durup yol veremezler. Oysa yurt dışında yayaların geçiş önceliği vardır. Karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya yolunda araç mutlaka durarak yol verir. Her ne kadar bu duruma gıpta ile bakıyorsak da, ülkemizde böyle bir uygulamayı görmek daha uzun yılları alır diye düşünüyorum. Çünkü sokaklarda yürüyen insan sayısı fazla ve gelişi güzel yerlerde cadde ve sokakları geçmektedirler.
Trafiğin özellikle en büyük sorun olduğu yer şüphesiz kavşaklardır. Son yıllarda kullanılan mobese kameralarından da bu durum görülmektedir. Kavşaklarda ya yanmayan trafik lambaları, sürekli yanıp sönen lambalar ya da kural ihlali, kavşakta geçiş üstünlüğünü karmaşık hale getirmektedir.
Artık kentlerimizde ana cadde üzerinde kesişen yollarda genelde trafik lambaları ya da STOP levhaları vardır. Öncelikle STOP levhalarına sürücülerin çoğu itibar etmemektedir. Daha doğrusu o levhanın ne demek istediği, kimin durması gerektiği, kime yol verildiği orada karmaşadır. Oysa ABD’de de küçük yol ayrımlarında lamba yok, fakat her köşede STOP levhası vardır. Kavşağa gelen araçlar yol boş olsa dahi mutlaka STOP işaretinde durmak zorundadırlar. Sıra ile her kavşaktan bir araç hareket ederek trafiğin akıcı gitmesini böylece sağlarlar. Hem kargaşa olmaz, hem stres olmaz, hem de trafik tıkanması olmaz.
Bir gece saat 24.00 sıralarında ABD’de caddede yürürken böyle bir kavşaktan geçiyorduk. Yol boş olduğu halde polis otomobili oradan geçerken STOP işaretinde tam durdu ve sonra hareket etti. Gelelim bizim ülkemize. Son yıllarda artık şehir içerisinde ölümlü kazalar olmaya başladı, neden? Çünkü kural ihlali çok fazla. Kavşaklardaki lambaların ya da STOP işaretlerine dikkat edilmemesinden kaynaklanıyor. Kurala uyum konusunda topluma örnek olması gereken polislerdir diye düşünüyorum. Yine defalarca polis otomobillerinin kırmızı ışıklarda geçtiklerini görüyorum. Biz normal yanıp sönen kırmızı, sarı, yeşil lambalara uyum konusunda uyumsuzluk gösterirken bir de hiç anlam veremediğim, ne için yapıldığını anlamadığım hafta sonları, gece belli saatten sonra, bazen mesai içerisindeki saatlerde dahi kırmızı lambalar (kontrollü geçiş) sürekli yanıp sönüyor. Sürücülerin birbirine saygısı olmadığı için hepsi aynı anda kavşağa dalıyor. Bu durum tam bir rezalet.
Bazı kurumları telefon ile arayınca otomatik olarak telesekreter devreye giriyor. İnanın bazen müşteriyi susturmak için sanki konulan bir sistem. Bir hafta sonu evimizde internet bağlantımız gitmişti. Verilen müşteri hizmetleri telefon numarasını aradık. Her arayışımızda “bulunduğunuz bölgede alt yapı bakımı yapıldığı için hizmet veremiyoruz. 1 saat içerisinde hizmet vereceğiz” ifadesi çıkıyordu. Söylenen bu 1 saat hiç bitmedi ve 2 gün geçti. Hafta sonu olması nedeniyle internetin evde yoğun kullanıldığı güne denk gelmesi de ayrı sıkıntı idi. Bırakılan mesajın ciddiyeti için ne düşünülebilir? Ancak ilgili birimin müdüründen rica edilince 15 dakika içerisinde bağlantımız gerçekleşti. Hafta sonu neden Müdür Beyi rahatsız edelim ki, neden mesajlar gerçeği yansıtmıyor, neden insanları oyalıyorlar, neden otomasyonlar ciddiye dolayısıyla muhatap olan vatandaş ciddiye alınmıyor ki?
Etiketler |
Yorumlar
Yorum Yapın !
Yorum yapmak için oturum açmalısınız.