Öğr.Gör.Nurhayat VAROL- Kişisel Web Sayfası

DİZİLER TOPLUM YAPISINI ETKİLİYOR MU?

25
Aralık
2019

Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerindeki bazı illerde televizyon yayınları 1973-1974 yıllarında haftada iki veya üç gün paket yayın yaparak yayına başlamıştı. O zaman her evde televizyon bulunmazdı. Her evde olmayışı, genelde ekonomik sıkıntıdan kaynaklanmıyordu. Televizyon ihtiyaç olarak düşünülmüyordu. Hatırlıyorum Elazığ’da haftada iki gün Diyarbakır’dan paket yayınlar yapılırdı ve karlamalı izlenirdi. Evimiz sinema salonu gibi olur, yakın akrabalar ve komşular TV izlemek için gelirler, sıralı oturarak film izlerlerdi. Kardeşimle birlikte çay, meyve servis yapmaktan TV izleyemez ve “keşke artık yayınları kesseler” diye kendi aramızda konuşurduk. 

>> Devamını okuyun

ÖĞRENCİLER YARIŞ ATI MI?

18
Aralık
2019

Yaşam aslında bir sınavdır. Verilen mücadele bir sınavdır. Sınav sözcüğü eğitimli birçok insan için bile kişiyi heyecanlandırmaya ve huzursuz etmeye yetebiliyor. Çünkü hayatımızda defalarca sınanıyoruz. Sınav denince okuma yazma başladıktan sonra ilköğretim, ortaöğretim, üniversite eğitim kurumlarına giriş ile başlar, işe girerken, iş alanında yükseltilme gibi bitmeyen heyecanlar ile devam eder. Öğretim kurumlarında belli zamanlarda ölçme değerlendirme adına sınavlar yapılır.

Yüz yüze eğitim veya uzaktan eğitimde yapılan sınavlar artık yaşamın bir parçası haline gelmiştir.  Kişiler yaşamın bir sınav olduğunu sonradan kabullenirler. Hayatımızdaki bu kadar yoğun ter alan sınavlar hafızalarda sınav psikolojisi olarak yer etti ve insanlarda farklı bir ruh hali oluşturdu.

Sınav strestir.  Stres kişiyi zorlayan olaylar ve durumlar karşısında yaşanılan bedensel, ruhsal yüklenme baskı durumudur.

>> Devamını okuyun

TRAFİK KEŞMEKEŞLİĞİ, YAZIK OLUYOR BU ŞEHRE…

11
Aralık
2019

Trafik magandası, trafik terörü yıllardır ülkemizin baş belası ve en büyük problemi olmaya devam ediyor. Tabii ki şehirler bu konuda mustaripler. Yerel TV haberlerinde yaşadığımız bu şehirde gün yok ki kaza haberi geçmesin. Artık şehir içi ana yollarda olan kazalar ölümlü ve araç hurdaya çıkacak kadar ciddi boyutta. Ne yazık ki trafik kurallarına can güvenliği bilinciyle değil, ceza yememek için korkudan uyanların sayıları az değildir.

Sokaklarımızın dar, araç sayısının fazla olması birçok kentin sorunudur.  Şehrin gelişme projesinin doğru yapıldığı illerde bu sorun ancak eski yerleşmiş mahallelerde yaşanmaktadır. Yeni yerleşim yerlerinde açılan geniş yollar trafiği rahatlatmaktadır. Örneğin; komşu bir şehrimizde 3 şerit gidiş, 3 şerit geliş, araç yolunun her iki yanında geniş kaldırım, yine her iki yanda araç parkı düşünülerek iki şerit cep yol, yine her iki yanda kaldırım ve konutlar bulunmaktadır. Hayran kalınmaz mı? Bu tür yollarda trafik sıkıntısız akıyor, yaya yolu geniş, arabaların parkı cep yolda, evler hem yoldan uzak hem de birbirlerinden uzaktadırlar.

>> Devamını okuyun

YETER Kİ ENGEL SİZ OLMAYIN !

04
Aralık
2019

3 Aralık “Dünya Engelliler Günü” olarak kutlanmaktadır. Engelli kimdir? Engellilik insanlığın ortak sorunudur. Fiziksel veya zihinsel bir sorunu nedeniyle hareketleri, fonksiyonları, duyuları kısıtlanan ya da işlevlerini hiç ya da kısmen yerine getiremeyen bireylerdir. Engellilik genetik olabildiği için anne karnındayken engel şekillenebilir, doğum esnasında olabilir, sonradan geçirilen bir kaza sonucu olabilir, bir hastalık sonrası olabilir. Nedeni ne olursa olsun bir insanın kendi engeli ile baş başa kalması veya başkasının yardımına mahkûm olması, şüphesiz yaşamın zor evreleridir. Aile içerisinde engelli bir bireyin bulunması mutlaka ailenin bütün hayatını etkiler. Birçok ülkede manevi anlamda aynı sorun yaşanmaktadır. Ancak gelişmiş ülkelerin birçoğu engelli bireyi olan ailelere hizmet anlamında oldukça fazla destek olmaktadırlar.

>> Devamını okuyun

EVDEKİ ÖĞRETMENİM RAHMETLİ BABAMDI

26
Kasım
2019

Öğretmen; öğretendir, eğitendir, rehberdir, öğrenmeyi öğretendir, öğrencileri işleyerek şekil verendir,  ona meslek kazandırandır, çocuk ve gençlerin  kişilik gelişimlerinde çok fazla etkisi olan rehberdir. Özellikle ilköğretimde çocuğun örnek aldığı büyüğü öğretmen değil midir? Bazen anne babasının yaptıramadığını, öğretmen bir defa söylemeyle yaptırabilir. İlköğretim yıllarında çocuk adeta hamur gibidir. Çevre faktörüyle birlikte öğretmenin eğitilmesiyle şekillenir.

Öğretmen öğreten mi? Öğretmen öğrenmeyi öğreten mi? Öğrenciyi mutlu eden mi?  Öğretmen öğrencisinin mutluluğu ile mutlu olan mı? Öğrencinin başarı grafiğini hazırlayan mı? Öğrencinin yüreğine dokunan mı?

Öğretmenler yıllar önce çok sıkıntılı koşularda çalışmışlardı. Ulaşımın atlar ya da kızaklarla gerçekleşebildiği yıllarda at geçmez kervan geçmez yerlerde görev yaptılar. Yine öğretmenler birleştirilmiş sınıflarda imkânsızlıklar içerisinde görev yaptılar. Gittikleri köylerde bölgenin iklimine göre bazen aylarca ulaşım kesilmişti.  Köylere giden öğretmenlerimizin barınma yerleri için köy muhtarları evlerini açtılar.Öğretmen köylerinde örnek insandı, her yaşın hatta birçok konunun danışmanıydı.  Koşullar zor ama öğretmene sevgi, saygı güven bugünden çok daha fazla değil miydi? Öğretmenlik mesleği tamamen özveri ile çalışılacak görevler gurubuna girmektedir.

>> Devamını okuyun