Bir yönetim biçimi olan demokrasi halkın kendi kendisini yönetmesi sistemine dayanır. Demokrasi; Yunanca kelimedir. Halk anlamına gelen demos ve iktidar anlamına gelen kratos kelimelerinin birleşimdir.  Bileşik kelime olan bu terim anlam olarak halk iktidarı, halkın kendi kendisini yönetmesi ve halkın yönetimi anlamını taşır.

Üniversiteler kapasitelerini  bünyelerinde açtıkları fakülteleri, enstitüleri, yüksek okulları ile anlatırlar. Nerdeyse bütün illerde açılan üniversiteler  maliyeti az birkaç fakülte ile açılıyor yavaş yavaş büyümeye devam ediyorlar. Bazı üniversiteler  sözel alanında, bazı üniversiteler  mühendislik alanında, bazı üniversiteler tıp alanında, bazı üniversiteler dişçilik alanında adlarını duyururlar. Ayrıca bölgeye gelişmiş oldukları alanlarda  hizmet verirler. Örneğin Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi  bölgede Bingöl, Muş, Tunceli gibi illere hizmet vermektedir. Ayrıca 1967 yılında kurulan Mühendislik Fakültesi  birçok mezun vererek mezunlarının Türkiye genelinde hizmet sunmalarını sağlamıştır.  Ama ihtiyaçlar bitmez. Bölgeye hizmet veren Üniversitelerde özellikle sağlık konusu ile ilgili fakültelerin açılması toplum tarafından daha çok istenmektedir. Örneğin; özellikle birçok alanda büyüyen Fırat Üniversitesi’ne bağlı halen niçin bir Diş Hekimliği Fakültesi bulunmasın ki…. Çiçeği burnunda olan Siirt Üniversitesi  alt yapıyı kurduktan sonra yine sağlık ile ilgili bir fakülte olarak Diş Hekimliği Fakültesi neden açmasın ki…

Tıp tarihinin geçmişini Kayseri Erciyes üniversitesi Tıp Tarihi Müzesi olarak kullanılan Gevher Nesibe Tıp Darüşşifası’nda görmek mümkündür. Anadolu’daki ilk tıp merkezi olarak bilinmektedir. Dergilerde okuduğum bu merkezi yakın zamanda Kayseri’ye gittiğimde ziyaret etmiştim. Orada gördüklerim ve rehberin anlattıklarını hayranlıkla ve hayretle izledik.  1204-1206 yıllarında Tıp’ın bir bakıma temeli atılmış, inşaatların, planlamanın karşılaşılabilinecek durumlara uyarlı yapılmasına hayran kaldım. Orada aldığım bilgileri siz değerli okuyucularımla paylaşmak istedim.

Her tarafı cennet Yurdum. Mayıs ayında Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin eşsiz manzarasını, bozulmamış yapısını bilirim. Bu güzelliklerin üzerine bir de Anadolu insanın misafirperverliği eklenince eşi bulunmaz yerler daha bir değerleniyor.  Manzara ne kadar güzel olursa olsun o bölgeyi temsil eden insanların varlığıyla anlam bulan Anadolu beldelerine hayran kalmamak mümkün mü?

Gelişen teknoloji ile ona paralel olarak çeşitliği ve hızı artan iletişim araçlarının toplum yaşamında sağladığı kolaylıklar tartışılamayacak kadar fazladır. Tek yönlü başlayan iletişim araçları radyo ve televizyon yıllarca tahtlarını korudular. Bilgisayarlar masalarımıza geldiğinde çok heyecanlanmıştık,  daktilo görevini yaptı, çeşitli yazılımlar yardımıyla programlar kodlanarak matematiksel işlemler kısa yoldan yapıldı, grafikler çizildi, projeler üretildi. Mühendislik alanında kullanılmasıyla büro işlerini oldukça hafifletti. Yakın geçmişte hayran kaldığımız bu teknoloji 1995 den sonra çağ atladı.