AİLE DANIŞMANLIĞI

24 Eylül 2012 Sayılı Resmi Gazetede “Gerçek Kişiler ve Özel Hukuk Tüzel Kişileri ile Kamu ve Kuruluşlarınca Açılacak Aile Danışma Merkezleri Yönetmeliği” yayımlanarak yürürlüğe girdi. İhtiyaç mı vardı? Şimdiye kadar neden yoktu da şimdi çıktı? Önce aile danışmanlığı duyuldu. Bu danışmanlık aile bireylerinin yaşadıkları sorunları birlikte çözmeye çalışmaya yardımcı olmak adına kurulmuştu. Bu kurumlarda psikolojik danışmanlıklar hizmete girdi. Aile danışmanlığı, bireysel terapilerden farklıdır. Bireysel terapide birey tek başına değerlendiriliyor. Oysa Aile Danışmanlığı ailenin tüm fertlerine bütün olarak yaklaşmaktadır. Bireyin sorunu, içinde bulunduğu aile sistemiyle birlikte incelenir. Sorun bütünde aranır ve çözüm bütüne yönelik olur.

Aile terapisinde görüşme seansları çekirdek aile bireyleri ile gerçekleştirilir. İhtiyaç duyulduğu takdirde halka daha genişletilebilir. Problemde adı geçen üst nesil anneanne, babaanne, dede, hala, teyze gibi bireyler terapi içerisine alınabilir. Aile terapisi aile içerisinde yaşanan sıkıntıların çözümü ya da bazı değişkenlere bağlı olarak uzun vadede oluşması ihtimal olan olumsuzlukların önlenmesi için uygulanmaktadır. Aile içi iletişimi güçlendirmek, bireylerin birbirlerine daha duyarlı olmalarını sağlamak, aile danışmanlığının amaçlarının başında gelmektedir. Aile Danışmanları sadece evlıliğin devamı için değil, bitecek evliliklerde de çocuk ve eşlerin en az yara ile nasıl kurtulabileceklerine yardımcı olurlar.

Gün geçtikçe artan aile içi geçimsizlik ve boşanmalar, arada kalan çocukların sorunları, ayrı bir iş sektörünün doğmasına neden oldu. Aile Danışmanı olabilmek için Milli Eğitim ve üniversiteler kolları sıvadılar. Üniversitelerde sürekli eğitim merkezleri tarafından kurslar verilmekte ve kurs sonucunda da sertifika verilmektedir. Yönetmeliğe göre; tıp, hemşirelik, çocuk gelişimi bölüm mezunu, sosyal hizmet psikoloji, psikolojik danışmanlık, iletişim ve rehberlik alanlarında 4 yıllık fakülteden mezun olanlar bu kurslara başvurarak alacakları eğitim sonucunda sertifika alabilecekler. Bu eğitimde en az 300 saat teorik bilgi, en az 30 saati süpervizyon olmak üzere 150 saati uygulamalı eğitim verilmektedir. Yani toplam 450-475 saat eğitimden sonra,  programı başarıyla tamamlayarak sertifika alanlar aile danışmanı olarak görev yapabilecekler.

Bu alanda çalışma yapan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı 2012-2017 tarihleri arasında 30 bin aile danışmanını göreve başlatmayı planlamıştır. Halihazırda Kırıkkale ve Karabük’te pilot uygulama başlatıldı. Aile yaşantısı yapısıyla ilişkili olarak düşünülürse, bu tarz bir desteğe ihtiyaç çok fazladır. Artık aile içi problemleri bireyler çözümleyemeyince, dışarıdan eğitimli kişiler tarafından destek alabilmeyi düşünecek kadar bilinçlendiler. Aile içerisinde sadece eşler arasındaki sorunlar için destek aranmamaktadır. Anne- çocuk, baba-çocuk, çekirdek aile-büyükanne ve büyükbaba gibi evlerin vazgeçilmez bireyleri arasındaki sorunları paylaşıp hataları minumuma indirgemek için danışmanlıklardan yardım alınmaktadır. Ancak bu girişimlerin daha çok ülkemizin batı bölgesinde olduğuna şahit oluyoruz. Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesinde yaşayanlar aslında böyle bir destek isteseler de çevre baskısı nedeniyle kendilerini frenlemektedirler ya da ilgili alanda ulaşacakları kişileri bulmada zorlanmaktadırlar.

1998 yılında Siirt’te kaldığım zaman Siirt Üniversitesinde görev yapan bayan akademisyen arkadaşlarımla birlikte Pervari, Şirvan ve Kurtalan’da “Aile ve Çocuk” isimli paneller yaptığımızda, özellikle hanımların çok ilgili olduklarını görmüştüm. Her yerde katılım oldukça fazla ve güzel sorular alıyorduk. Panelin sonlarında bayanlar bize yaklaşarak çok daha özel konularda eşiyle iletişim, çocuğuyla iletişim, hatta eşini evde nasıl karşılaması gerektiğini dahi sorup, ilgilendikleri konularla ilgili konferansla istemişlerdi.

Siirt Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezinin açmış olduğu Aile Danışmanlığı Sertifika Programı çok yerinde bir karar. Umarım yeterince başvuru ve başarı sağlanır. Bölge halkına hizmet olmakla birlikte üniversite mezunları gençlere de iş kapısı açılmış olur.