Öğr.Gör.Nurhayat VAROL- Kişisel Web Sayfası

DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

03
Aralık
2008

New York’da dokuma işçisi kadınların insanca bir yaşam isteyerek cinsiyet ayrımcılığına karşı 1857 yılında başlattıkları mücadele, her yıl büyüyerek 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanıyor. Sevgililer Günü, Anneler Günü, Babalar günü, Öğretmenler Günü ve diğer benzeri günler, aslında kapitalist düzenin kurnazca ortaya koyduğu kutlama günleridir. Bu tür günlerde sevgililer biri birine hediyeler alır. Öğretmenler gününde öğretmeninin gözüne girmek için çok pahalı hediyelerin götürüldüğü, hediye alamayan öğrencilerin o gün mahcup kaldığı, hediye getirmeyen öğrencilere sayıları az da olsa bazı öğretmenlerin tavır takındıklarını üzülerek görüyor ya da duyuyoruz.

 

Bu günler içinde Kadınlar Gününün kanımca önemi çok daha fazla. Çünkü hiç olmazsa bu gün sayesinde kadınların büyük bir kısmının ezildiği, eşya niyetine kullanılanların bulunduğu, kadınların eğitim almalarının engellendiği, bazı kadınların çocuk doğurma makinesi olarak değerlendirildiği ortaya çıkmaktadır. Özellikle kırsal kesimlerde bazı kadınlarımızın sürekli baskı altında tutulduğu, sık sık kocasından, kocasının aile fertlerinden dayak yediği görülmektedir. Daha geçenlerde iki gelinin birlikte kayınvalide, kayınpeder ve  birisinin kocasını öldürdüklerini basından duyduk. Ne olursa olsun bu olay bir vahşetti. Bu vahşetin yaşanmasının nedeni, artık tahammül edilemeyen aşırı fiziksel darbeden kaynaklandığı iddia edilmektedir.

 

Töre cinayetleri nedeni ile katledilen kız ve kadınların hiç de azımsanmayacak derecede Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da bulunduğunu, bu baskı altında yaşayan bazı kızlarımızın intihar ettiğini düşünmek dahi tüylerimi ürpertmeye yetiyor. Kim ne düşünürse düşünsün, ülkemizde kadınlara karşı hala azımsanmayacak seviyelerde negatif bir ayırımcılık yapılmaktadır.

 

Siirt ve yöresinde kadınlar kolu olarak yaptığımız faaliyetler esnasında okula gönderilmeyen kızlarımızın sayılarının hiç de az olmadığını gördük. Özellikle son yıllarda kırsal kesimden Siirt şehir merkezine yapılan aşırı göçler sonucunda, Siirt’in bazı mahallelerinde yukarıda bahsettiğim kategoriye giren, sömürülen ve ikinci sınıf vatandaş gurubuna giren kadınlarımız bulunmaktadır. Bu kadınlar  eşleri tarafından sadece cinsel bir obje olarak sanki görülüyor. Şehirde yaşamalarına karşın halen Türkçe konuşamayan birçok kadınımız yok mu? Dahası bazı kocaların evlerine kapattıkları birden fazla eşlerine ne demeli?

 

Yuvayı kuran, çocukları büyüten, yemek yapan, çamaşır yıkayanlar genelde kadınlar değil midir? Yeri geldiğinde “cennet annelerin ayakları altındadır” denilip göklere çıkarılan, ancak bir küçük bahane sonrasında gözü şişirilen gene aynı kadın değil midir? Şiddete maruz kadınların sayıları ülkemizde %70 lere vardığı iddia ediliyor. Ne korkunç bir manzara değil mi?

 

Televizyonlardaki reklamları biraz dikkatlice incelediğimizde, kadının cinselliğinin öne çıkarıldığını ve dişilik üzerinden satış yapıldığını yaşamıyor muyuz? Fuarlarda bazen arabaların üzerine oturtulan kadın ya da kızlar, öyle bir ön plana çıkarılıyor ki bayan olarak biz dahi seyrederken ister istemez araba yerine üzerindeki kadına gözümüz takılmıyor mu?

 

Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de maalesef kadınlarımızın önemli bir bölümüne karşı negatif ayrımcılık sürüp gidiyor. Kadınlar günü ve anneler gününde hatırlanır gibi oluyorlar. Konferanslar, paneller seminerler yapılarak kadınlar ön plana çıkartılıyormuş gibi bir hava estiriliyor. Ama gerçekte çoğu ezilen, şiddete maruz kalan, pazarlanarak üzerinden para kazanılan kadınların hala varlığı, kadınlarımıza değer veriyormuş gibi yapmacık davranıldığını da herkes çok iyi biliyor!

 

Her toplumda olduğu gibi farklı yaşam biçimi, farklı yaşam felsefesi, farklı sosyal yaşam, farklı yaşam statüsü gibi faktörler; insanları farklı yaşam sürecine sokmuştur.

 

Her şeye rağmen kadınlarımız iyi bir anne ve iyi bir eş olma ruhunu asla kayıp etmeden kendilerine yakışanı yapmalıdırlar. Baskılar sonucunda psikolojik bazı kayıpları dahi olsa, kendisini mutlu etme çabası içerisinde bulan  yine o sabırlı  kadınlardır.

Etiketler

Yorumlar

Yorum Yapın !

Yorum yapmak için oturum açmalısınız.