SİİRT’TE SANAT ETKİNLİKLERİ

Baharın gelişi ile birlikte tabiat yeşillenir ve filizlenirken, bu değişimin yansıması olarak tüm canlılarda da bir hareketlilik ve sevecenlik görülür. İnsanların birçoğu eminim ki bahar döneminde daha mutludur. Bunun sebepleri çok değişik olabilir. Fakirlik yüzünden kışın soğuk yükü altında ezilen bireyler, baharın gelmesi ile birlikte iliklerine kadar ısınma fırsatı yakalayacaklar. Odun kömür bulma derdinden kurtulmuş olacaklar. Soğuk havada eve hapsolmuş çocuklar, sokaklarda arkadaşları ile oyun oynama imkânı yakalayacaklar.

Yapılan anketlerde en çok tercih edilen mevsimin ilkbahar olduğu görülmüştür. Ülkemiz açısından ele alındığında, dört mevsimi yaşamanın mutluğunu tadan nadir toplumlardan olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. Dört mevsimin farklı hava koşulları, insanların daha dinç kalmasına etki edebilir diye düşünüyorum. Çünkü hareketliliğin ve değişimin olduğu yerlerde, monotonluk olmaz ve insanlar psikolojik olarak daha rahat bir yaşam sürdürürler.

İlkbahar ile birlikte sanatsal faaliyetlerde de önemli bir artış izlenir. İlkbahar ile birlikte illerde sanatsal faaliyetlerde gözle görülür bir artış izlenir. Devlet tiyatroları turnelere çıkarken, her ildeki okullarda da yıl sonu münasebetiyle birçok etkinlik düzenlenir. Siirt’te de eminim ki eski yıllarda olduğu gibi yavrularımız ve gençlerimiz, okullardaki öğretmenlerinin ve müdürlerinin denetiminde birçok etkinlik gerçekleştireceklerdir. Tiyatro, şiir, skeç, müzik türü farklı gösteriler birbiri peşine sergilenecektir.

Sanatsal faaliyetlere toplumun ilgisi konusunda pek iyimser konuşamıyorum. Çünkü; birçok  ilde olduğu gibi zaman zaman Siirt’te de sergilenen tiyatro gösterilerine ilginin az olduğunu ve bir bakıma zorlama ile gelenler tarafından salonların doldurulmaya çalışıldığını görürüz. Fakat özellikle ilköğretim okulları tarafından hazırlanan yıl sonu etkinliklerinde salonlarda oturacak yer kalmaz. Bunun nedeni ise ailelerin kendi çocuklarının etkinlik içerisinde yer almasından kaynaklanmaktadır. Her aile kendi çocuğunun yeteneklerini, sahnedeki performanslarını görmek için kalabalık bir gurupla salonları doldururlar.

Nisan ayı ile birlikte ülke genelinde İnternet haftası etkinlikleri başlatılır. Bu organizasyon genelde illerdeki üniversite ve valiliklerin işbirliği ile düzenlenir. Bilişim dünyasındaki değişimleri izlemek için de salonlarda yer bulunmaz. 2002 ve 2004 yıllarında dönemin Valisi sayın Nuri Okutan tarafından davet edilmemiz üzerine Siirt’te İnternet Haftası Etkinliğine konuşmacı olarak katılmıştım. 2008 yılında da zaten Siirt’te bulunduğumuzdan, Halk Eğitim Merkezinde gene görkemli bir etkinlik düzenlemiştik. Salonun tıklım tıklım oluşu hala gözlerimin önündedir.

Siirt’te sinema salonu konusunda sıkıntılar yaşandığı bilinmektedir. Oysa eskiden aynen Elazığ’da olduğu gibi Siirt’te de sinema salonları bulunuyormuş ve halkın ilgisi oldukça fazla imiş. Televizyonun evlerimize girmesi ile birlikte halkın sinemaya ilgisi günden güne azaldı. Hatta Yeşilçam Sinema sektörü çöküntüye uğradı. Son birkaç yıldır sinema sektörü tekrar canlanmaya başladı. Artık toplumsal olayları işleyen, güncel konuları canlandıran güzel filmler çekilmekte ve birçok ilde televizyona rağmen sinema salonları dolabilmektedir.

Bahar ile birlikte Siirt’te tekrar etkinlik yoğunluğu yaşacak ve Halk Eğitim Merkezinde boş gün bulmak zorlaşacaktır. Özellikle yerel tiyatro sanatçıları tarafından yöreye ait tarihe mal olmuş değerleri yeni nesillere aktaracak kültürel faaliyetlere de girmek gerekir. Valilik bu anlamda sanatçıları teşvik etmeli ve kültürel faaliyetlerin artması için zemin hazırlamalıdır diye düşünüyorum.