UZAKTAN EĞİTİMDE SINAV KARGAŞASI
- Kategori : 2020,Gazete Yazılarım,Temmuz
- Yorum Yok
- Ekleyen : Nurhayat VAROL
- Okunma :462 kez okundu
2020 yılı felaketler ile geldi. Elazığ önce 24 Ocak depremi ile sarsıldı. Her anlamda olduğu gibi eğitim hizmeti de kısmen aksamıştı. 2 hafta yüz yüze eğitimden sonra Covid 19 belası sardı Dünyayı. Her alanda ve her anlamda bütün dünya etkilendi. Alınan önlemler aynıydı. Örneğin; eğitimin her seviyesi artık uzaktan eğitim olarak devam etti.
13 Mart 2020 Cuma günü son yüz yüze eğitimi yaptık ve 16 Mart 2020 gününden itibaren de derslerimizi uzaktan eğitim şeklinde gerçekleştirdik. Üniversitemiz oldukça erken sistemi açtı. Bu dönem uzaktan eğitim sistemi mutlaka biz hocaları oldukça fazla yordu ve zaman aldı. Biz hocaların görevlerimizi yerine getirdiğimize inanıyorum. Bütün ders notlarıma ait PowerPoint sunumlarım olduğu halde bütün hafta tekrar gözden geçirerek hem sunumlarımı hem de ders anlattığım görüntülü videomu sisteme yükleyerek dersimi en iyi şekilde vermeye gayret ettim. İlgili öğrenciler birçok iletişim kanallarından da bana ulaşarak sorularını yönelttiler. Hatta videoların daha kaliteli ve üzerinde işlem yapılabilmesi ve sisteme yüklenmesi için ayrıca program satın aldım.
Her eğitim sisteminde mutlaka ölçme değerlendirme yapılmaktadır. Bütün eğitimlerini uzaktan eğitim şeklinde veren Açık Öğretim Fakülteleri de bilindiği gibi eğitim online ancak sınav yüz yüze yapılmaktaydı. İşte uzaktan eğitim sürecinin en sıkıntılı kısmı sınav kısmı oldu. Üniversite senato kararlarına göre verilecek en az toplam 3 ödev ve kısa sınavların ortalaması ara sınav notu olarak verilebilecekti. Elbette kararı uyguladık, ama bana göre öğrenci ödev bilincinde değildi.
Ödevlerin teslim tarih ve saatlerini hem üniversite sistemi üzerinden hem de whatsp kanalıyla kendilerine bildirdim. Ödevlerde kopyala yapıştır değil, kendi cümleleri ile yazmalarını istemiştim. Eğer jpeg (fotoğraf) dosyası olarak göndereceklerse, kullanacakları kalemin koyu renk yazmasına ve okunaklı yazmalarına dikkat etmelerini belirtmiştim. Ödev kâğıdının formatını da kendilerine kolaylık olsun diye sisteme yüklemiştim. Mutlaka ödevde isim ve okul numaralarını yazmalarını, belirtilen tarih ve saate kadar sisteme mutlaka yüklemeleri gerektiğini de açıklamaları kısmına not düşmüştüm. Ancak üzülerek belirteyim ki çok az öğrenci, belirttiğim kurallara uygun ödev verebildiler. Beli ki durumu ciddiye almadılar ve nasıl olsa uzaktan eğitim olduğu için herkesi geçirirler yanlışlığına düşütüler.
Bütün kuralları belirttikten sonra gelen ödevlerin bir kısmı saç baş yolduracak gibiydi. Üniversite öğrencisi nasıl yapardı? Fotoğraf (jpeg) formatında gelen bazı ödevler sanki yerde bulunup alınan bir kâğıt parçasının kenarından yırtılıp alınmış ve hemen karalanmıştı. Öyle kalemler kullanılmış ki okunmayacak kadar soluk, kaç numaralı sorunun cevabı olduğu belli değil, belirlenen gün ve saate dikkat edilmediği gibi sorumluluk taşımayan bazı öğrencilerin ödevleri oldukça başarısızdı.
Ödevlerin çoğu fotokopi gibi birbirinin aynısı idi. Öyle ki arkadaşından alınan ödevde halen arkadaşının ismini silmeden yüklenen ödevlerle karşılaştım. Bazı ödevlerin istenenleri sağlayıp sağlamadığı dahi kontrol edilememişti. Tek amaç ödev göndermiş olmak içindi.
Ödev konusunda öğrencilerin çoğunun başta sorumluluk ve beceri anlamında zayıf olduklarını gördüm. Ayrıca kısa sınavlar yaptım. Elbette verilecek süre soru bazında yeterli olmalıdır, ancak süre kopya önleme anlamında fazla olmamalıdır. Sorular arasında gezinti olmamalıdır. Sınav sürelerinin gereğinden fazla uzun tutulması, öğrencilerin en çok talep ettikleri bir husus idi.
Haklılar! Çünkü bu dijital çağda anında cevapların her yere yayılması saniyeler içerisinde gerçekleşebiliyor. Çünkü sanal ortamlarda çeşitli gruplar kurulmuş, anında sorular dağılıyor, paylaşılıyor ve internet avuçlarının içerisinde idi.
Sınavları değerlendirdiğimde toplu cevaplama yapıldığı çok net ortada idi. Çünkü bu durumu tespit edebilmek için birçok ipucu vardır. Özellikle çoktan seçmeli sorularda aynı yanlış seçeneği işaretlemeleri kendilerini elveriyordu. Boşluk doldurmada aynı yanlış ifadelerin kullanması, sınavlarda kopya yapıldığının diğer bir kanıtı idi.
Sayısal derste klasik çözümlü sınavda daha ilginç durum gördüm. Öğrencinin ya sistemde bilgisayarı kullanarak çözmesini ya da kâğıt üzerinde çözümlerini yapıp fotoğraflarını çekip sisteme yüklemelerini istemiştim. Sınav sonrası değerlendirmede gördüm ki her soru farklı kâğıt (kareli, çizgili, mavi renk, pembe renk, düz A4 kâğıdı, sarımtırak kâğıt ve farklı kalemler kullanılmıştı. Bir öğrenci sınavın sınırlı zamanında bu kadar değişiklik yapamaz. Ayrıca farklı öğrencilerin cevaplarında aynı sorularda aynı tabloyu görünce, kopya çektikleri net bir bicinde anlaşılıyordu.
Biz temel eğitimden itibaren hata yapıyoruz ki kopyaya bu kadar meyilli öğrenci kitlemiz var. Şimdiye kadar bazı dersler uzaktan eğitim de olsa sınavları yüz yüze olduğu için emek veren öğrenci, dersten geçiyordu. Ancak bu yıl zorunlu uygulanan uzaktan eğitim sınav modelinde eminim ki kopya ekibini kuran öğrenciler hak etmedikleri notları alarak geçti. Ahlaklı, dürüst öğrenciler tenezzül etmedikleri için mağdur oldu.
Bazı sınıflardaki öğrencileri tanıma şansımız olmadığı için bu sistemde benim için ayırt edici tek durum dönem arası verilen ödevlerin titizlikle yapılıp zamanında sisteme yüklenmesi olmuştur. Yani öğrencinin ne kadar sorumluluk taşıdığıdır.
Bu kadar yıllık eğitimciyim, ilk defa bu yıl başarı ve başarısız notların bir kısmının sadece rakam olduklarını düşünüyorum. Sisteme yükledikleri sınav sonuçlarına verdiğim notlar içime sinmiyor. Gerçekten emeklerinin karşılığını alanlar da vardır, emek harcamadan kurdukları kopya ağları sayesinde gelen sonuçları yükleyip kolay yoldan not alanlar da var, emek verdiği halde dürüst öğrencinin onlardan daha düşük not aldığı durumlar da var.
Sonuç olarak her öğrencinin kendi vicdanı ve karakteriyle bağdaşır sınav atmosferi yaşadık.
Etiketler |
Yorumlar
Yorum Yapın !
Yorum yapmak için oturum açmalısınız.