ZÜLFİKAR KILIÇLI VALİ SAYIN NECATİ ŞENTÜRK
- Kategori : 2019,Ağustos,Gazete Yazılarım
- Yorum Yok
- Ekleyen : Nurhayat VAROL
- Okunma :580 kez okundu
Sevgili okurlarım, bugün sizleri 2007-2008 yıllarına götürmek istiyorum. Yıl 2007 Eylül ayında eşim (Asaf Varol) Siirt Üniversitesine Kurucu Rektör Vekili olarak görevlendiriliyor ve Eylül ayı içerisinde Siirt İline Sayın Necati Şentürk de Vali olarak atanıyor. Eşimin Sayın vali ile ilk tanışması, Siirt havaalanında oluyor ve bu ilk tanışma ile birlikte güzel bir dostluk kuruluyor aralarında.
Sayın Valim Necati Şentürk, Üniversiteyi kurma çalışmalarını yürütmek üzere görevlendirilen eşime geldiği ilk günden itibaren tam destek veriyordu.
Üniversitenin merkezde bulunan çok küçük bir kampüsü (Eğitim Fakültesi Hizmet Binası) vardı. Mekân problemini çözmek için hemen yanı başındaki Ticaret Lisesinin tahsisi gerekiyordu. Tahsisle ilgili protokolü Sayın Vali Necati Şentürk ve Üniversite tarafı olarak da eşim imzalamıştı.
Üniversite yerinin belirlenmesi gerekiyordu. Bir kısım Siirt halkı merkezde sıkışmış bir kampüs yanlısıydı. Çünkü öğrenciye müşteri gibi bakılıyordu ve Üniversite merkezde kurulacak olursa, esnaf öğrencilerin alış verişleri onların ticari hayatlarına katkıda bulunacaktı. Diğer hiçbir unsur göz önünde bulundurulmuyordu.
Diğer bir teklif ise iş insanı Sayın Ethem Sancak’tan gelmişti. Kendilerine ait Diyaliz merkezi açılışında Sayın Sancak konuşmasında eşimi kast ederek “Sayın Rektöre birazdan iki teklifim olacak. Eğer bu teklifleri kabul ederse Siirt Üniversitesi adına önemli gelişmeler yaşanacak” demişti. Sonradan bu tekliflerden birinin Siirt üniversitesinin adının Recep Tayyip Erdoğan olarak değiştirilmesini ve Üniversitenin Tillo’ya kurulmasını istemişti.
Eşim de Sayın Sancak’a “Üniversite isminin değiştirilmesi yetkisinin Bakanlar Kurulunda olduğunu, Üniversitenin küçük bir ilçe olan Tillo’ya kurulmasının büyük bir vebal olacağını, Tillo’da Milli Emlak’a ait yeterince arazinin olmadığını, Tillo’da İsmail Fakirullah Hazretlerinin ve diğer evliyaların türbelerinin olduğunu, burada Üniversitenin kurulmasının Tillo’nun manevi dokusunu bozacağını söyleyerek karşı çıkmıştı. Ama ileride İlahiyat fakültesinin Tillo’da kurulabileceğini söylemişti.
Sayın Vali Necati Şentürk ve eşim Sayın Ethem Sancak’ın isteğine karşı çıkmış ve Üniversite alanı için şu anda Siirt- Kurtalan arasında yer alan havaalanı bitişiğindeki Milli Emlak’a ait arazinin tahsisine karar vermişlerdi. Maliye Bakanlığı ve DPT komisyon üyelerini de yeni kampüs alanın konusunda ikna etmişlerdi. Bu çok cesurca bir karardı. Çünkü iş insanı Ethem Sancak o dönemin Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakanı ile çok iyi diyalogları o zaman da mevcuttu. Eşim, kendisinin bilahare rektör olarak atanmamasında kampüs yeri konusunda almış oldukları radikal kararın da etkili olabileceğini tahmin ediyor.
Sayın Vali Şentürk ve Eşim (Asaf Varol) birlikte kısa sürede birçok projeye imza attılar. Kampüsün yerleşim projeleri Valiliğin maddi desteği ile çizdirilmişti.. Dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül Siirt’e geldiğinde görüşme esnasında eşim üniversitenin sorunlarını programda olmamasına rağmen bir bakıma korsan bir konuşma yaparak aktarmayı Sayın Valilinin makamında başarmıştı. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin Çelik de o toplantıda, eşime hitaben “Siz bizim okullara göz dikmişsiniz. Size Ticaret Lisesini tahsis ettik. Şimdi de Kurtalan’daki okullarımızı almak istiyorsunuz” demişti.
Bu gözü kara ikili üniversiteyi geliştirmek için birlikte hareket etmeyi sürdürmüşlerdi. Siirt Kültür Kurultayı kapsamında kültürel bir kitabın yazılmasını sağlamışlardı. Botan çayı üzerinde iş insanı Sayın Nihat Özdemir’in kurduğu baraj, sahibi olduğu çimento fabrikası vb. tesisleri birlikte ziyaret ederek, Üniversite adına Sayın Özdemir’den destek almanın yollarını zorluyorlardı.
Siirt’te yerel gazeteler yayınlanıyordu. Her zaman muhalif olan bir gazete vardı ki sürekli Sayın Vali ve eşim aleyhine yazılar yazarak yıpratmaya çalışıyordu. Yazdığı yazılar yüzünden kendisine tekzipler gönderilmiş ve davalar açılmış devamında da dava kazanılmıştı. Öyle ki dava Avrupa İnsan Hakları mahkemesine kadar taşınmıştı ama gazete kayıp etmişti.
O dönemlerde başbakan olan şimdiki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Sayın Vali Şentürk Üniversite için destek almak için zatıâlisine isteklerini Siirt ziyaretinde birlikte götürmüşlerdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın geçmişinde Siirt ilinin bazı olaylar yaşamasına neden olmuştu ve Siirt Milletvekili Sayın Mervan Gül milletvekilliğinden istifa ederek, Sayın Cumhurbaşkanımızın siyaset hayatının değişimine sebep olmuştu. Dönemin YÖK Başkanı Sayın Yusuf Ziya Özcan da Siirt Üniversitesindeki hızlı gelişmeleri yakından takip ediyor ve her defasında üniversitede kısa sürede yapılan gelişimi dile getiriyormuş.
Ama bazı talihsizlikler bu ikilinin peşini bırakmıyordu. 2008’de Siirt Üniversitesi mezuniyet Töreninde Vali Sayın Necati Şentürk rahatsızlanmış ve acil olarak Diyarbakır’a, akabinde de İstanbul’a götürülmüştü. Sayın vali By-Pass ameliyatı olmak zorunda kalmıştı.
Eşimin de bu üzücü olay sonrasında gardı düşmüştü. Derken rektör olarak ismi dahi Sayın cumhurbaşkanlığına gönderilen listeye konulmamıştı. 2008 Eylül’ünde hem rektör vekilliği hem de Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi dekanlığından istifa ederek Siirt’ten ayrılmış ve yuvası olan Fırat Üniversitesine dönmüştü.
Bu dönüşü değerlendiren dönemin Fırat Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. A. Feyzi Bingöl, maddi yönden iflas eşiğinde olan Fırat Üniversitesi Döner Sermaye İşletmesi Müdürlüğünü teklif etmişti. Eşim de kabul etmiş ve kısa sürede hastanenin borçlarını ve doktorların alacaklarını ödemeyi başarmıştı.
“Her şeyde bir hayır var” derler ya misali eşim 2009 Eylül’ünde hastanedeki müdürlük odasında kalp krizi geçirmişti. Hastane içinde olduğu için hemen müdahale edildi ve sağlığına kavuştu. Eğer Siirt Üniversitesine rektör olarak atanmış olsaydı bu kalp krizi bekli böyle hafif atlatılamayacaktı.
Siirt’te gerek vali ve gerekse eşim çok stresli günler yaşamışlardı. Bir taraftan o dönemki yöredeki terör olayları ile yüzleşmek, diğer taraftan el birliği ile mükemmel bir üniversite kurmanın yarattığı çabalar ister istemez her iki mücadeleci insanı yormaya yetiyordu.
Efsane Vali Siirt sonrasında Yozgat ve akabinde de Kırşehir Valiliklerini başarı ile tamamladı. Bu başarılı yöneticiliği kendisine ayrı bir unvan kazandırmıştı. Kılıçlı vali denildiğinde karşımıza tek isim çıkıyor. O da Sayın Necati Şentürk. Renkli siması, farkındalık yaratan görüşleri, cesur karar verme özelliği, gözü kara mizacı ile Sayın Valimi karakteri ile eşimin karakteri birçok benzerlikler gösteriyor.
Sayın Valim 9 Ağustos 2019 günü bize bir sürpriz yaptı. Eşi Sayın Sevim Şentürk ve değerli kızları Hâkime Şeyma Şentürk ile bizi ziyaret ettiler. Birlikte gerçekleştirilen etkinlikler, anılar tekrar canlandı. Çok yönlü yapısı olan, özellikleri farkındalık yaratan, 12 yıl gibi uzun süre valilik görevi yapan Sayın Valim Necati Şentürk’ün şiir kitabı olduğunu da ancak öğrenebildik.
Sayın Valim ile Harput’ta yemekte iken bu ikili birlikte “Hüseynik’ten Çıktım Şeher Yoluna” Türküsünü söylediler. Eski günlerini yad ederek, aynen Siirt’te meşklerde yaptıkları gibi… Bu türkü ile bir film şeridi gibi Siirt günlerimiz yeniden canlandı. İşte gerçek dostluklar, işte gerçek birliktelikler ve işte bir Siirt Serüvenimizin sadece fragmanı…
Geçen sürenin farkında olmadan şeker tadındaki sohbetlerimiz bitmedi. Yakın zamanda tekrar görüşerek devam edelim diyerek ayrıldık.
Emeğin karşılığının alınmadığı ilden ayrılırken sistem ile ilgili soru işaretlerimiz oldu. Kısmet bu kadarmış derken düşündük ki orada kurduğumuz dostluklar hazinemiz oldu. Ne hoş şehirsin Siirt ki bize dostlar kazandırdın.
Kurban Bayramı vesilesi ile tüm okurlarıma ve İslam alemine sağlık ve afiyetler diliyorum.
Etiketler |
Yorumlar
Yorum Yapın !
Yorum yapmak için oturum açmalısınız.